Peki Suşi Mi, Izgara Balık Mı?

Japon mutfağının soğuk ve çiğ balık yemeği olan suşiye gösterdiğimiz bu yoğun merak acaba nereden geliyor? Zamanında keşfedemeyen biz miydik, yoksa son yıllarda hayat bulan, geç kalmış bir özenme durumumu söz konusu?

Filizlenen suşi merakımızı biraz marka ve yenilikçilik tutkumuza bağlıyorum. Türkiye’nin başka ülkelerin yeme içme kültürleriyle tanışalı çok olmadığını ve hâlâ da pek çok ilimizin tanışabildiği söyleyemeyiz sanırım. Hal böyleyken, ızgara balık kültürümüzden biraz sıyrılıp artık suşi kültürüne transfer olduğumuzu söylesek sanıyorum yadırgamazsınız.

Şakayı bir kenara bırakırsak, günümüzde markaların hayatta kalabilmeleri için oluşturdukları farklılaşma ve müşteriye deneyim yaşatma kültürünün son yıllarda yeme içme markaları içinde geçerli olmaya başladığını söyleyebiliriz. Kimi markalar yemek içme kültürünü büyük bir eğlenceye dönüştürürken, kimileri bunu ünlü bir isimle yan yana gelerek hayata geçirdi. Bu işbirliklerine ve marka kültürünü eğlenceyle birleştirme eğilimine kolayca alıştık ve hayatımıza giren bu yeni kavramlarla evrilmeye başladık.

Geçtiğimiz yıllarda ünlü bir suşi markası benzer bir işbirliğine girdi ve anlaştığı ünlünün marka için özel olarak tasarladığı, koleksiyonerlik ruhu taşıyan ambalajı, 40 adet suşiyle birlikte satışa sundu. Belki birçok insan için aynı önemi taşımayacak olan bu kampanya, seçtiği ünlünün hayranlarını oldukça yakından ilgilendirdi ve marka bu kampanyayla oldukça ses getirdi. Zaten bu gibi kampanyalarda asıl önemli olanın hedef kitlenin ilgisini çekmek olduğunu unutmamak gerek.

Pazarlamada önemli olan anlattığınız hikaye ve varmak istediğiniz hedeftir. Hedefinizi ne kadar gerçekçi olursa, onu hayata geçirmek için yapabilecekleriniz konusunda kendinizi ve markanızı zorlarsınız. Hedefe varmak için kurguladığınız hikayeyi doğru başrol oyuncularıyla anlatmak bu işin başarı kriteridir. Müşteri psikolojisinde yeri olan bir kavram, hayatta kullanmayacağınız bir obje de olsa, bayılarak takip ettiğimiz bir ünlüyü veya farklı bir eğlence kültürünü o işin içine aldığınızda, ona sahip olmanın yollarını ararsınız. Acaba kültürümüzün bir parçası olan ızgara balık için de yepyeni bir ruh ve hikaye yaratmanın zamanı gelmiş olabilir mi? Kim bilir belki de günün birinde yukarıda bahsettiğimiz suşi markasının kampanyasındaki gibi ünlü bir isimle, Türk mutfağının ızgara balık kültürünü yan yana getirip yeme içme konusunda yeni bir pazarlama hikayesi oluştururuz.

Sosyal Medya'da Paylaş:
Facebook
Twitter
WhatsApp
Telegram