Marka Strateji Danışmanı ve Yazar Didem Moralıoğlu, Perakende sektöründe marka olabilmek için fikirler üretiyor, marka algısını yeniden yaratıyor. Moralıoğlu bu hafta Perakende.org’ta vizyon sahibi olmanın marka gelişimine olan katkısını yazdı.
Çok sevdiğim hikâyelerden birini anlatarak başlamak isterim konuya. İnşaatın önünden geçen bir çocuk, burada çalışan üç inşaat işçisinin yanına yaklaşır ve sorar: “Merak ettim, burada ne iş yapıyorsunuz acaba?”
Ustalardan biri, “Harç karıyorum.” diyerek cevap verir çocuğa. Diğeri de, “Bu duvarın örülmesine yardım ediyorum.” der… Fakat üçüncü usta, çocuğa bir hayal ve bir vaat armağan edecek şahane bir yanıt verir, “Burada gökdelen inşa ediyoruz, yakında biter.”
Bakış açınız, markanıza verdiğiniz değeri ifade eder çünkü ancak vizyonunuz kadar bir marka yaratabilirsiniz. Dolayısıyla neye, nerden ve ne nasıl bakabildiğiniz markalaşma sürecinde önemlidir.
Yaptığınız işe değer katarak ve ne yaptığınızla ilgili tüketici üzerindeki algıyı doğru yöneterek daha istikrarlı bir yol alabilirsiniz. Akıllı şirketler tüketiciye sadece onun ihtiyacını karşılayacak ürünü satmazlar, onlara aynı zamanda kullanım değeri de sunarlar.
Mesela bir kamyon kiralama firması olan Ryder; sadece kamyon kiralamakla kalmaz, malların kamyonlara nasıl yerleştirilebileceğiyle ilgili bir de kitapçık sunar müşterisine.
Milupa, sadece bebek maması satmaz, bebeklerin sağlıklı beslenmeleri konusunda 7 gün 24 saat boyunca ebeveynlerin merak ettiği soruları da konuyla ilgili uzmanlar aracılığıyla yanıtlar.
Unutmayın ki, ürün satmak, kısa vadeli bir kazançtır. Fakat o ürüne kullanım değeri ekleyerek, sadık müşteriler kazanmaya başlamak daha uzun soluklu bir sürece girmek, rakipler karşısında fark yaratmaya başlamaktır.